1071 Malazgirt zaferiyle Anadolu’nun kapıları Türklere açıldı. Bu tarihten sadece on yıl sonra Türk akıncıları İzmir kapılarına dayandı. Malazgirt zaferini takip eden yıllarda Alparslan‘ın Anadolu’nun fethiyle görevlendirdiği beylerden biri de Çaka Bey‘dir.
Anadolu o yıllarda tam bir kargaşa ülkesidir. Bizans hakimiyeti zayıflamıştır. Doğudan Türk akınları devam etmektedir. Fakat çeşitli boylar bir çatı altında değildir. Beyler başına buyruk hareket eder. Bu yüzden aralarında rekabet ve ihtilaf eksik değildir.
Bu hengame içinde Çakabey Bizans’a esir düştü. İki yıl sonra bir yolunu bulup İstanbul’dan kaçtı ve 1081’de İzmir’i fethetti. Urla, Foça ve Çeşme limanlarını aldı. Bir donanma kurarak Midilli, Sakız, Sisam ve Rodos’a seferlerdüzenledi.
Böylece Çaka Bey Batı Anadolu’da bir Türk sahil beyliği kurdu, fetih hareketlerini daha çok deniz yoluyla yaptı. İzmir ve civarının Türkleşmesinde öncü oldu.
Bu beyliğin ömrü 16 yıl sürdü, şehir tekrar Bizans’a geçti. Kalıcı fetih 230 yıl sonra Aydınoğulları zamanında gerçekleşti.
KUTLAMALAR VE KARŞI OLANLAR
Tarihte “ilk”ler önemlidir. Araya fasılalar girse de İzmir’in ilk fethi de böyledir. O sayede Ege Türklerle dolmaya başladı. Mesela 1096’larda Bizans’ın İzmir Valisi Kaspaks’ın yaralanması bahanesiyle 10 bin Müslüman Türk öldürüldü. Demek ki daha o tarihlerde ciddi bir Türk nüfusu yerleşimi vardı.
Güzelyalı sahilinde 1982’de yapılan Tankut Öktem imzalı “TürkDenizciler Anıtı” var. Bu güzel anıtın ismine bir de “Çaka Bey” ilave edilmeli. Çeşme’de Ilıca plajı civarındaki Çakabey Anıtı, merkeze 4 km. uzaklıkta olduğundan halkımızın pek haberi yoktur. İzmir yerel yönetimlerinin konuya daha çok eğilmeleri gerekir.
Türk İzmir’in tarihi bakımından önemli bir bilimsel faaliyet var: “1081 İzmir’in Türkler tarafından Fethi ve Çakabey Sempozyumu.” 24 Mart’ta Atatürk Kültür Merkezi’nde.
İzmir için sevindirici bir haber değil mi?
Fakat o da ne? Bu sempozyuma karşı çıkanlar var: 1081 tarihi kesin değilmiş, 1084 diyenler de varmış. Şehir 16 yıl sonra tekrar Bizans’ın eline geçtiği için bu fetih sayılmazmış. Fetih tarihi olarak Aydınoğullarını mı, Osmanlı dönemini mi, hangisini kabul edecekmişiz? Çaka Bey’in Selçuklular’a ihanet edip Bizans saflarına katıldığını iddia eden tarihçiler varmış.
Velhasıl bin dereden su getirerek bu fetih kutlamasını değersizleştirmek isteniyor.
Ve şeytanın aklına gelmeyecek bir iddia: Her yıl tekrarlanması düşünülen bu fetih gününün asıl amacı 9 Eylül’ü gölgelemekmiş.
İZMİR HEPİMİZİN
Bu kadar uçuk görüşlerin altında yatan ne olabilir? Dilim varmıyor ama Antik kültür taraftarlığının ağır bastığı bu şehirde, İzmir’in Türkler tarafından fethi konusunun gündeme gelmesi bazılarının, kafa konforlarının bozuyor olmalı.
Veya etkinlik, bu iktidar zamanında gündeme geldiği için mi rahatsızlar?
Şehrimizin Türk kültürü ve tarihi için bir çivi çakan, kim olursa olsun makbulümüzdür. 1081’de ilk olarak adımımızı attığımız İzmir hepimizindir,Kurtuluş Savaşı’nın sembol şehridir. İzmir’in işgali, Anadolu’da İstiklalateşinin kıvılcımını tutuşturmuştur. Bu haliyle İzmir, bütün Türkiye’nin üzerine titrediği bir mübarek beldedir.
Bir yanıt bırakın