Ramazanın 20’sinde teravih için Hisar Camii’ne gittim. Pazar günü olduğu için cemaat azdı. Malum, cami çevresi iş muhitidir.
Hisar Camii, İzmir’in eski ve en büyük mabedi. 1597’de Aydınoğlu Yakup Bey tarafından yaptırılmış. Cami ve çevresi günümüzde İzmir’in en hareketli ve bereketli yeri sayılır. Burası İzmir’in merkez camisi, dini protokolün odağı. İzmir çapında yayınlanan merkezi vaaz ve ezan yayını bu camiden yapılır.
RAKIM HOCA
İzmir’le ve Hisar Camii ile özdeşleşmiş bir büyük bestekarımız var: Rakım Elkutlu (1869-1944). Ta vefatına kadar, 52 yıl Hisar Camii imamlığı yaptı. Bu sebeple “Rakım Hoca” diye anılır.
Rakım Elkutlu bir din görevlisi, Hisar Camii İmam-Hatibi. Aynı zamanda tasavvuf ve tekke çevresinde de bulunmuş bir kimse. İzmir Mevlevihanesi’nde önemli görevler olan Naathan ve Kudümzenbaşılık yaptı. Gündüzleri ekseriya Hisar’ın son cemaat mahallinde, merdivenle çıkılan odasında veya yeşil yaprakların gölgelediği avluda bulmak mümkün olurdu.
Rakım Elkutlu yüksek seviyede musikiyle meşgul oldu. Dini ve din dışı sahada 600’e yakın eser besteledi. Bunlar, ayin-i şerif, tevşih, durak, ilahi, beste, ağır semai, yürük semai, şarkı, türkü, marş, peşrev ve saz semaisi olarak sayılabilir.
CAMİ GÖREVLİLERİ
Cami görevlileriyle konuştum. Rakım Elkutlu geleneği bir ölçüde devam ediyor. Halen İmam-Hatip H. İbrahim Savan. İlahiyat Fakültesi mezunu, yüksek lisans yapıyor. Kadrosu başka yerde, burada görevlendirilmiş. Musiki ile meşgul olmuş. Okuyuşu rahat ve dinlendirici. Müezzin Muzaffer Gülmez de geçici görevle burada.
Hisar’ın asli kadrosunda tek görevlisi müezzin Muhammed E. Ayaz, 7 yıldır burada hizmet veriyor. Ege Ü. Türk Müziği Konservatuarı mezunu. Müzik bilgisi, bilhassa icrası mükemmel. Çeşitli musiki topluluklarında aranan bir eleman. Bu haliyle Rakım Elkutlu geleneğini iyi temsil ediyor. 2008’de İstanbul’da Safiye Ayla ses yarışmasına katılır ve Rakım Hoca’nın “O kadın” şarkısını okuyarak birinci olur.
Hisar A sınıfı bir cami imiş. Ama 3 tane imam kadrosu olduğu halde talep yokmuş. Sebep: Aranan vasıflar ağır, hizmet daha zor. Buna karşılık görevliler için bir mahrumiyet yeri. Caminin lojmanı yok. Burası çarşı içi, beş vakit namaza uzaklardan gelip gitmek zahmetli.
Ne kadar üzücü, koskoca Hisar Camii için şimdiye kadar uygun yerde 4-5 dairelik bir lojman yapılamamış.
CAMİ ÖNÜ NEZİH DEĞİL
Cami önü yürekler acısı. Nasıl oluyorsa, bir kısmı vakıflara, çoğu belediyeye aitmiş ve kiraya veriliyor. Cami kapısına kadar her yer tıkış tıkış. Tost, köfte, kokoreç kokuları bazen caminin içine kadar doluyor. Oradaki işyeri sahiplerine başka uygun mekanlar gösterip tahliye edilmesi ve cami nezahetine uygun hale getirilmesi gerekir. Belki bir bölümü sadece çay ve meşrubat vermek üzere bırakılabilir, çiçekçiler kalabilir. Fakat buna kimse cesaret edip el atamıyor.
Bir yanıt bırakın