Prof. Dr. Bingür Sönmez ülkemizin ünlü bir kalp cerrahıdır. Kendisini katıldığı televizyon yayınlarından tanırım. Sağlıkla ilgili programlarda en başarılı konuşmacılardan biri olarak dikkatimi çeker. Sevecen, kasmayan, halkın nabzını tutmasını bilen biri olarak görürüm. Mesleğinde son derece başarılı olmalı. Binlerce açık kalp ameliyatı yapmış, bir o kadar da sırada bekleyen varmış.
Bu çalışkan ve alçak gönüllü insan Sarıkamış doğumlu. Ata toprağını seviyor ve her daim orayla ilgisini sürdürüyor. Sarıkamış’ı acı bir olayla hatırlarız. 1914-1915 kışında bu topraklarda 90 bin askerimizi şehit verdik. Çetin kış şartları altında yeterli donanıma ve desteğe sahip olmayan onca insanımız donarak can verdi. B. Sönmez bu acıları içinde yaşatan bir insan. Olay hakkında yazılmış kitaplarda imzası var: Kara Düşen Sarıkamış, Kafkas Harekatı, Ateşe Dönen Dünya: Sarıkamış.
Anma töreninde
Doktorumuz sporcu, dağcı. Her yıl yapılan Sarıkamış Şehitlerini Anma Törenleri’ne katılır. Organizasyonunda yer aldığı bu törenlerin bu yıl yüzüncüsü yapıldı. Kendisini dinleyelim:
“19-24 Ağustos (2014) tarihleri arasında 29. Tümenin Sarıkamış’a yürüdüğü top yolu güzergahında 63 km’lik yolu, 33 katılımcı 37 Özel Harekat Görevlisiyle başarılı bir şekilde tamamladık. Son Günü Sarıkamış Şehitleri’ne ayırdık. Sarıkamış Meydanı’nda anlamını hiç veremediğim bir şekilde Saat 10:45 sırasında menfur bir saldırıya uğradım.”
B. Sönmez bu saldırıdan mucizevi bir şekilde yaralı olarak, hayati tehlikesi olmaksızın kurtuldu. Bu satırları yazmamın sebebine gelince, Ö. Altuncu’nun 3 Eylül tarihli haberindeki sözler dikkatimi çekti. Şöyle ki:
Himmet ve dua
Dr. B.Sönmez bu saldırıdan kurtuluşunun tıbben bir mucize olduğunu söyler. Etrafındakiler bu mucizeye sebep olarak doktorumuzun yaptığı iyilikleri, kurtardığı hastaları göstermişler. Kendisi ise asıl sebebi şöyle açıklar:
“Bence bu olay ancak Şehit şühedanın himmetiyle gerçekleşmiştir” dedi. Sönmez bu sözleri sarf ederken de ağlamaklı oldu. Allah’a şükretti.
Pozitivist ve materyalist anlayışa göre bu ifade bir anlam taşımaz. Ama birçok olayı, maddeci görüşün dar kalıpları ile açıklamak mümkün olmaz. Bizim kültürümüzde “Az sadaka (yardım) çok belayı def eder” inanışı vardır.
Onun elinde şifa bulanların dualarını da yabana atmamalıdır. A. Nihat Asya diliyle söylersek: “Yerden göğe yükselen nidalar bilirim / Takdiri değiştiren dualar bilirim”
Haber şöyle devam ediyordu: “15 bin insana hayat verdiğini ve ömürlerini uzattığını söyleyen Prof. Dr. Bingür Sönmez: Bir 15 bin daha sırada bekliyor. Allah bana ömür versin yeter ki. Sadece hastalarıma değil, o dağlarda sahipsiz yatan şehitlere de hizmet etmeye devam edeceğim”
Bir yanıt bırakın