Devlette 45 yıl

Vahit Erdem, Turgut Özal ve Süleyman Demirel dönemlerinde Türkiye’nin önemli bürokratlarındandır.
Devlet Planlama Teşkilatı Müsteşarlığı yaptı. Toplu Konut İdaresi’nin kurcusu ve başkanı oldu. Bu kurum Özal zamanında kısa zamanda dar gelirli vatandaşların kolaylıkla ev sahibi olmasında çok başarılı hizmetler gördü. İyi ve başarılı bir yönetici olan Erdem, ardından Savunma Sanayii’ni kurdu ve ordumuzun silah ve araç ihtiyacının yerli kaynaklardan sağlanmasında önemli katkıda bulundu.

Vahit Bey, Demirel’in Cumhurbaşkanlığı sırasında, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreter Yardımcısı olarak çalıştı. AK Parti’de ilk iki dönem Kırıkkale milletvekilliği yaptı ve 9 seneye yakın NATO Parlamento Asamblesi’nde Türkiye’yi temsil etti.

Bütün bunları Vahit Erdem, yeni çıkan ‘Hatıralarla Devlette 45 Yıl’ adlı kitabında anlatır (Boğaziçi yayınları).
Büyük boy 448 sayfalık kitabın kapağı ve baskı kalitesi fevkalade. Hiç basım hatası görmedim. Yalnız ‘Dizin’ eksik, yeni baskılarda konsa iyi olur.

Çalışkan bir bürokrat olan Vahit Erdem mühendistir. Görevleri gereği kendini sosyal bilimler alanında da bir hayli geliştirdiği görülür. Kitabın kolay okunan sağlam ve rahat bir dili var.

Vahit Bey bürokrasiyi devletin hafızası diye niteler ve över. Bununla birlikte, kendisine de haksız yere ciddi engeller çıkaran bürokratlarımızın geleneksel zihniyet yapısını yeterince irdelemediği görülür. Aynı şekilde Batı dünyasının Türk’e olumsuz bakışına dair örnekler vermesine rağmen Vahit Erdem, Türkiye’nin Batı ve NATO camiası içinde kalması gerektiğini ileri sürer.

GÖZÜ TOK
Vahit Bey uzun bürokrasi hayatında çok önemli görevler yaptı. Elinden milyarlar geçti. Bu sırada o tevazuu ve dürüstlüğü ile şöhret yaptı. Geçim sıkıntısı olmayan bir köy ailesinde yetiştiğini belirttikten sonra şöyle der:

“Hayatım boyunca kimsenin malına-mülküne imrenmedim, para kazanma hırsına kapılmadan, bana düşene razı oldum. Bu anlattıklarımın da benim kimseye yaranmaya ve iyi görünmeye zaman harcamadan, işe ve sonuca odaklı bir hayat tarzımın ana ilkelerinin kaynağı olduğunu söylesem yanlış olmaz.”

DÜRÜST
Vahit Bey’in dürüstlüğü dillere destandır.
Savunma Sanayii müsteşarlığı sırasında yurtiçi ve yurtdışına yönelik çok büyük ihaleler yapıldı. Bu sırada medyada yerli yersiz ‘rüşvet’ dedikoduları çıkardı. 31.05. 1991’de basına yaptığı açıklamada, “Rüşvet bizim kapımızdan bir adım bile atamaz” demişti.
Rüşvetle ilgili şöyle bir olay anlatır:

“Müsteşarlıktan ayrıldıktan birkaç yıl sonra çok üst seviyede bir devlet yetkilisinden dinlemiştim.
Yaptığımız önemli bir dış ihale dolayısıyla ilgili yabancı firma yetkilileri, her ihtimale karşı, (rüşvet için MD) Türkiye’ye 4 milyon dolar sokmuşlar ve ihaleyi de kazanmışlar. Ancak 4 milyon doları verecek yer bulamamışlar ve ülkelerine de geri çıkaramamışlar.
Bu bilgiyi üst seviyede bir siyasetçi, müsteşarlıktan ayrıldıktan sonra bana nakletmişti.” Kitaptan ilgi çekici anekdotlar aktarmaya devam edeceğim.